bir önceki bölüm##
aynı nehirde iki kez yıkanamazsın. ##
neden eskiyi yaşayamıyoruz? akıp giden onca zaman... bir kez olsun geçmişe dönebilme şansımız olsaydı keşke! kim bilir neleri değiştirirdik... kendimize yüklemiş olduğumuz onca deneyimi ne güzel kullanırdık. pişmanlıklarımızı düzeltir, "keşke"lerimizi "iyi ki" yapar, daha bir mutlu hayata sahip olurduk.
~~1 hafta sonra~~
radyoda
hüzünlü bir melodi var. gece 3 suları, canki cama başını dayamış hüzünlü melodinin, karanlık ruhunu daha da karartmasına izin veriyor. taksici "geldik." diyor ve ücretin 25 lira olduğunu söylüyor. canki elini cebine atıp 50 lira veriyor ve "üstüyle çocuğuna güzel bir şeyler al, benden olsun." diyor. dikiz aynasının kenarına iliştirilmiş vesikalığı görmüştü.
taksiden indiğinde derin bir şekilde denizin kokusunu içine çekti. etrafta kimseler yok. yavaş bir şekilde karşıdaki iskelenin en ucuna doğru yürümeye başladı. hava oldukça serindi fakat dalgaların sesi iyi geliyor ve bu soğukluğu hissettirmiyordu. fakat canki'de bir şeyler vardı. sanki dış dünyayla bağlantısı kesilmiş, bir ölüyü andırıyordu. yüzü solgun ve duygusuz...
yaklaşık 15 dakika iskelenin ucunda, ayakta hiç kıpırdamadan bekledi. kim bilir neler geçiyordu şu an aklından. ceketinin cebinden kumaşa sarılı bir şey çıkardı. yavaşça kumaşı açtı... bu bir tabanca! pek de sıkı tutmadığı kumaş rüzgarın etkisiyle uçup gitti. silaha bir göz attı. gözleri dolmuştu. aklından taksideki melodi geçiyordu. çok güzel bir parçaydı. acaba kime aitti diye düşünüyordu. birazdan yapmayı planladığı şeyi belki de ertelemek istercesine melodiyi düşünüyor, zihnini meşgul tutmaya çalışıyordu.
müzikle arası iyiydi canki'nin. daft punk'dan pink floyd'a... farklı farklı müzik türlerini dinlerdi. aklından echoes'un satırlarını geçiyordu şimdi de. intiharın saçma bir yol olduğunu biliyordu. bu yüzden de yaklaşık yarım saattir elindeki silaha bakıyordu. echoes en sevdiği parçalardan biriydi. "and call to you across the sky..." bir anda silahı kurdu ve şakağına dayadı, hiç tereddüt etmedi! bam!..
bu vesileyle de, başından sonuna kadar sabırla takip eden arkadaşlarıma da çok teşekkür ediyorum :)