zamanın akıp gittiğini söyleriz hep. zaman değerlidir, zaman nakittir deriz. zaman herkese normal ve basit bir kavram olarak gelebilir. peki tam olarak zaman nedir? nasıl akar? zamanın geçmişten geleceğe aktığını biliyoruz. bu doğru bir kullanım mı? ısaac newton evrende zamanın herkes ve her yer için sabit olduğunu söylemiştir. ancak albert einstein bulduğu görelilik yasası ile newton’un kanununu çökertmiştir.
albert einstein zamanda görelilik kavramını esprili bir şekilde şu örnekle açıklamıştır:
bir adam güzel bir kızla oturup bir saat geçirdiğinde, bu süre kendisine bir dakika gibi gelir. bir de onu, bir dakika için sıcak bir fırının üzerine oturtun; bu süre ona bir saatten daha uzun gelecektir. işte görelilik budur!
albert einstein’ın uzay-zaman hakkında bilinenler için köklü bir değişiklik yapmasına kadar bilim insanları ısaac newton’un zamanı uzaydan ve gözlemciden bağımsız ve değişmeyen mutlak bir süreç olarak düşünmüşlerdir. bu durum ancak albert einstein’in keşfine kadar geçerliydi.
albert einsten, ısaac newton’un tam tersine zamanın kişiye özel bir hızla akabildiği çok daha zengin bir resim çizdi. yani evrende zaman denilen olgu herkes için ortak değildir. einstein bu durum üzerine o kadar çok çalıştı ki sonunda uzay ve zaman arasında çok önemli bir bağlantıyı bulmada önemli bir adım attı.