sürekli olarak dış dünyayla ilgilendiklerinden,
iç dünyalarını ihmal etmişlerdir.
övülmeye, teşvike karşı doyumsuzluk duyarlar.
ilgi göremediklerinde kaygı içinde olurlar.
sürekli olarak boşluk hisseder, yalan söylemeyi tercih ederler.
işleri başarmak için, yapamayacakları bir şey yoktur.
karşısındakilere yüzeysel olarak sevgi duyarlar.
yalanlarının ortaya çıkmasından çekindiklerinden,
ilişkileri süreklilik arz etmez.
insanlarla uyumsuz, huysuz ve gereksiz istekleri bulunan kişilerdir.
kolayca etki altına girebilir, gösterdikleri tepkiler abartılı olur.
geçmişte yaşadıklarından dolayı ders almazlar,
sürekli olarak kendilerinin yetersiz olduğunu
ve kabul edilmek için başkalarının
sevgisine muhtaç olduklarını düşünürler.
onun için çatıdan bile atlasanız ay ordan değil şurdaki çatıdan atka diyorsa bu bence kişilik bozukluğudur