“ tanımadığın birine gülümsemek, tanımadığın birine günaydın demek.. ‘özgüven’ bir varolma çabasıdır. yani “ben varım, burdayım” demektir özgüven.. o yüzden sen birine gülümsüyorsun, o da sana gülümsüyor işte bu kadar “ 🙂
aaa, aksine benim de çok hoşuma gitti,dostum. belki çok basit gelecek ama bugün öğlen yemeğinde bir çorbacıya gittim, hiç tanımadığım bir amcanın gülümseyerek yanına oturdum ve sohbete başladık. çok iyi hissettirdi. belki söz samimiyettir, söylediğin gibi ama bana bugün yaşadığım olaydan ötürü hoş geldi
yaşlı insanların sevgisi daha samimidir bu yüzden yaşlılarla selamlaşınca sohbet edince neşeleniriz çünkü içinde arta kalan sevgileri bize de aktarır her sözüyle hikayesiyle yaşantısıyla her zamanki gibi temelde sevgi yatıyor bu hissi yaşayabilmen çok güzel bbefsun ne mutlu sana ve senin gibi insanlara
aynen bir ihtiyaçtır ama bunun temelinde sevgi yatar insanlar sürekli sevgiye ihtiyaç duyar var olma çabalarının tek sebebi budur.(bu genellemenin dışında kalan insanlar var tabii)
bu sadece anlık bir durumdur iş ki sürekli çevremizde olan insanlara karşı gülümsemek günaydın demek bunu yapamıyoruz onlara burdayım diyemiyoruz çünkü kimisiyle dost kimisiyle düşmanız dostumuzdanda düşmanımızdanda çekiniriz dostlarımızdan yeterince samimiyet olmasından kaynaklı düşmanlarımızdan ters tepki görme korkusuyla biz hiçiz anlık bir varoluş burada olmak bizi var etmez aksine o andan sonra aklımızda zaten karanlık olan yerlerin daha da kararmasını sağlar bu da yarardan çok zarar getirir diye düşünüyorum fikrin için teşekkür(pi: @hayata dair)
bence bu özgüven kavramı "kibir"i yumuşatma çabasından başka bişey değil. bu anlattıkların özgüven ile değil de üstat aslında insan olmanın gerektirdikleri sanırım. özgüven değil de "insan sevgiyle yaşar(tolstoy)"
doğru diyorsun hocam artık özgüven, kibrin kibarlaştırılması ama mesela sabah toplu taşımaya biniyorum. şöföre günaydın nasılsınız dediğimde adam şaşırıyor. ama ben bunu dediğimde var olduğumu hisediyorum, evet doğru daha varoluşsal bir his bu özgüvenden öte. benim kavramım hatalı olmuş biraz. bana bunu farkettirdin, teşekkür ederim
k k kusura bakmayın uzun oldu ama açıklama gereği duydum okursanız bir kaç dile getirilmemiş yaşantının olaylarını görebileceğinize inanıyorum son yapılan yorumları görerek bir yorum daha yapmaya karar verdim daha açıklayıcı olmaya çalışacağım özgüven aslında yoktur var olsa bile bizim bildiğimiz manalarda değildir örnek vereyim bir bayana ahlaksızca sarkıntılık eden biri kendini özgüveni yerinde olarak tanımlar çevresi de böyle görür ama kahve içmeye davet edemeyen birisi utangaç olduğu için edemiyordur büyük ihtimalle benim görmek istediğim utangaçlığı ahlak kuralları çerçevesinde bedenimizden atmaya çalışmamızdır herşeyin temelini dediğim gibi ''sevgi'' kapsar sevgi ilk var olan insandan bu yana her bireyin temelini oluşturan kavramdır kimi insanlarda çocukluğunda gençliğinde ailesinden (aile derken bütün bir aileyi kast ediyorum çekirdek aile değil) çevresinden gelen yaşamak zorunda bırakıldığı kötü olaylar sebebiyle temelinde bulunan sevgisini kaybedebilir bu insan hayattan elini ayağını çekmiştir bir çeşit inzivadadır bedeni yaptığı işlerle meşguldür ruhu çok derin,ızdıraplı,kederli ve çalkantılıdır ama ruhunda kopan fırtınaların bedeninden taşma isteğini dizginlemeyi öğrenmişdir. işte onlar herşeyin en iyisini hakedenlerdir özgüvenli diye geçinenler değil bence.
gerçekten haklısınız etik yargılarla bakarsanız olaya böyle ama şu an bulunduğumuz çevrede sizin gibi düşünen kaç kişi gösterebilirsnz iğrenerek bakıyorum su kıza herhangi bişey yaptım diye konuşmalar yapanlara
azı da zehirler
belki çok basit gelecek ama bugün öğlen yemeğinde bir çorbacıya gittim, hiç tanımadığım bir amcanın gülümseyerek yanına oturdum ve sohbete başladık. çok iyi hissettirdi.
belki söz samimiyettir, söylediğin gibi ama bana bugün yaşadığım olaydan ötürü hoş geldi
muhtemel olan ikisinin de olmadığı
önce duran sonra vurulan dostluğumuz gibi
temiz pak mi :d
varolmaya çalışıyoruz işte be..
bana bunu farkettirdin, teşekkür ederim
k
k
kusura bakmayın uzun oldu ama açıklama gereği duydum okursanız bir kaç dile getirilmemiş yaşantının olaylarını görebileceğinize inanıyorum son yapılan yorumları görerek bir yorum daha yapmaya karar verdim daha açıklayıcı olmaya çalışacağım özgüven aslında yoktur var olsa bile bizim bildiğimiz manalarda değildir örnek vereyim bir bayana ahlaksızca sarkıntılık eden biri kendini özgüveni yerinde olarak tanımlar çevresi de böyle görür ama kahve içmeye davet edemeyen birisi utangaç olduğu için edemiyordur büyük ihtimalle benim görmek istediğim utangaçlığı ahlak kuralları çerçevesinde bedenimizden atmaya çalışmamızdır herşeyin temelini dediğim gibi ''sevgi'' kapsar sevgi ilk var olan insandan bu yana her bireyin temelini oluşturan kavramdır kimi insanlarda çocukluğunda gençliğinde ailesinden (aile derken bütün bir aileyi kast ediyorum çekirdek aile değil) çevresinden gelen yaşamak zorunda bırakıldığı kötü olaylar sebebiyle temelinde bulunan sevgisini kaybedebilir bu insan hayattan elini ayağını çekmiştir bir çeşit inzivadadır bedeni yaptığı işlerle meşguldür ruhu çok derin,ızdıraplı,kederli ve çalkantılıdır ama ruhunda kopan fırtınaların bedeninden taşma isteğini dizginlemeyi öğrenmişdir. işte onlar herşeyin en iyisini hakedenlerdir özgüvenli diye geçinenler değil bence.