kesinlikle bir yandan okurken bir yandan da yarı zamanlı çalışmaktır. ülkemizde işsizlik -yanlış hatırlamıyorsam- şu anda %9 civarlarında geziyor. bu çok ciddi bir rakam. işverenler, (onların kanında her zaman gavurluk vardır) mantıken kendilerine daha çok para kazandıran ya da kendilerine daha az para harcatan işçileri seçerler. (pi: malzemeden çalan mühendis) işte burada üniversiteli öğrenciler çok önemli bir payda oluşturuyor. sizler, mesleğinizle alakalı olan eğitimi henüz alan yontulmamış birer odunsunuz. bildiğiniz gibi de, öyle üniversiteden çıkıp diplomayı almakla iş bulunmuyor. işverenlerin çoğu sizden tecrübe istiyorlar. bu sebeple de, okurken çalışmanız sizin yararınıza olacaktır. fakat ben burada çalışmak derken öyle ayda 4000 lira gibi bir başlangıç ücreti demiyorum. asgari ücret veya onun çok az altındaki bir ücreti önerirlerse kabul edin ve başlayın. çünkü işverenler 4 yıl okuyup 6 ay staj yapmış bir adamdan ziyade 4 yıl okumuş, 2 yıl çalışmış üstüne de 6 ay staj yapmış adamı işe almayı tercih eder. hem bu şekilde üniversite haricinde it gibi sokaklarda sürtmezsiniz, hem mesleğinizle ilgili piyasayı direkt yerinde yaşayarak öğrenirsiniz, hem size okulun için adam gibi bir gelir olur, hem de bu şekilde kendi emsallerinize "2 yıllık iş tecrübesi" farkı atarsınız. bu taktiklerin hepsi denenmiş, uygulanmıştır. gençlere önem ile tavsiye edilir.
bölüme göre değişir. örneğin ben gazetecilik okuyan birisi olarak yazı yazma konusunda kendimi geliştirmek için yazılar okuyorum ve yazmaya çalışıyorum. ayrıca kamera ve video kullanımı, tasarım ve montaj alanında kendimi geliştirebileceğim bir reklam ajansında çalışıyorum.
evde oturmamalısın, batak okey gibi oyunlardan uzak durmalısın, her derse gitmelisin, hocalarla muabbet kurmalısın. özellikle genç hocalarla. çünkü onlar işlerinden zevk alıyor olurlar genellikle, okumalısın, felsefe yapmalık çevren olmalı, boş insanlara vakit ayırmamalısın, bilgiye kapalı, cahil insanlara en fazla 3 dk ayırmalısın, kimse seni umursamaz. bu yüzden kendin için karar vermelisin, verdiğin her karar seni etkileyecektir. bu yüzden bencil olmalısın, merhametli ve saygılı da aynı zamanda, fakbadi edinmemelisin, ilişkilerine dikkat etmelisin, sınıfında kız kanka edin. en temiz notu onlardan bulursun, (kusura bakmayın arkadaşlar ama durum bu), gece dışarı çık, ye, iç, gez, eğlen ve sakın düşünme ilersini, kimseye biat etme, kimseden emir alma, senin sahip olduğun onur ve şerefi insanların kontrol etmesine izin verme, bol bol kütüphaneye git, on binlerce mezun veriyor bu ülke senin benim bölümümden. sıyrılmaya bak, teknolojiyi takip et, programlama öğren, en basiti office programlarını bil, genç girişimcilerin hikayelerini, biyografilerini oku, erasmus kesinlikle yap, yabancı bir ülkede illaki yaşa yaşa yaşa yaşa... work&travel kesinlikle yap, hatta 1 kere de yapma 2-3 kez yap, insanlarla doğaçlama bir biçimde tanışmaktan korkma, laf yiyebilirsin o insanlardan ama illaki sana kazandıracakları bir şeyleri vardır. ve sakın korkma.
çok fazla şey. ancak kişinin kendini geliştirmekten anladığı nedir asıl konu bu.
eğer bilgi yüklenmek ise, bunun çok çeşidi var. farkındalık, mental gelişim in yanında tekamül ise asıl amaç, bu amaç bütün araçları kullanabilmeye neden olur. kişi okuduğu bölümü, meslek sahibi olmak için değil, hem kendi gelişimini sağlamak, hem de insanlığa bir değer katmayı hedeflerine eklemeye başlar. bu nedenle daha üretken olur.
hayata yüklenen anlamın değişmesi, varoluşla etkileşimin sorgulanması, kişinin kendi potansiyelini merak edip deşmesi gibi süreçler olmadan gelişim gerçekleşmez. ana konu bu. gerisi bunların gerçekleşmesini sağlayacak yan faktörler.
kişi, kendini geliştirebildiği kadarıyla var olacak. bu halimden daha iyisi olabileceksem niye böyle kalayım.......
işte burada üniversiteli öğrenciler çok önemli bir payda oluşturuyor. sizler, mesleğinizle alakalı olan eğitimi henüz alan yontulmamış birer odunsunuz. bildiğiniz gibi de, öyle üniversiteden çıkıp diplomayı almakla iş bulunmuyor. işverenlerin çoğu sizden tecrübe istiyorlar.
bu sebeple de, okurken çalışmanız sizin yararınıza olacaktır. fakat ben burada çalışmak derken öyle ayda 4000 lira gibi bir başlangıç ücreti demiyorum. asgari ücret veya onun çok az altındaki bir ücreti önerirlerse kabul edin ve başlayın.
çünkü işverenler 4 yıl okuyup 6 ay staj yapmış bir adamdan ziyade 4 yıl okumuş, 2 yıl çalışmış üstüne de 6 ay staj yapmış adamı işe almayı tercih eder. hem bu şekilde üniversite haricinde it gibi sokaklarda sürtmezsiniz, hem mesleğinizle ilgili piyasayı direkt yerinde yaşayarak öğrenirsiniz, hem size okulun için adam gibi bir gelir olur, hem de bu şekilde kendi emsallerinize "2 yıllık iş tecrübesi" farkı atarsınız.
bu taktiklerin hepsi denenmiş, uygulanmıştır. gençlere önem ile tavsiye edilir.
batak okey gibi oyunlardan uzak durmalısın,
her derse gitmelisin,
hocalarla muabbet kurmalısın. özellikle genç hocalarla. çünkü onlar işlerinden zevk alıyor olurlar genellikle,
okumalısın, felsefe yapmalık çevren olmalı,
boş insanlara vakit ayırmamalısın,
bilgiye kapalı, cahil insanlara en fazla 3 dk ayırmalısın,
kimse seni umursamaz. bu yüzden kendin için karar vermelisin,
verdiğin her karar seni etkileyecektir. bu yüzden bencil olmalısın, merhametli ve saygılı da aynı zamanda,
fakbadi edinmemelisin,
ilişkilerine dikkat etmelisin,
sınıfında kız kanka edin. en temiz notu onlardan bulursun, (kusura bakmayın arkadaşlar ama durum bu),
gece dışarı çık,
ye, iç, gez, eğlen ve sakın düşünme ilersini,
kimseye biat etme,
kimseden emir alma,
senin sahip olduğun onur ve şerefi insanların kontrol etmesine izin verme,
bol bol kütüphaneye git,
on binlerce mezun veriyor bu ülke senin benim bölümümden. sıyrılmaya bak,
teknolojiyi takip et,
programlama öğren,
en basiti office programlarını bil,
genç girişimcilerin hikayelerini, biyografilerini oku,
erasmus kesinlikle yap,
yabancı bir ülkede illaki yaşa yaşa yaşa yaşa...
work&travel kesinlikle yap,
hatta 1 kere de yapma 2-3 kez yap,
insanlarla doğaçlama bir biçimde tanışmaktan korkma,
laf yiyebilirsin o insanlardan ama illaki sana kazandıracakları bir şeyleri vardır.
ve sakın korkma.
ancak kişinin kendini geliştirmekten anladığı nedir asıl konu bu.
eğer bilgi yüklenmek ise, bunun çok çeşidi var.
farkındalık, mental gelişim in yanında tekamül ise asıl amaç, bu amaç bütün araçları kullanabilmeye neden olur.
kişi okuduğu bölümü, meslek sahibi olmak için değil, hem kendi gelişimini sağlamak, hem de insanlığa bir değer katmayı hedeflerine eklemeye başlar. bu nedenle daha üretken olur.
hayata yüklenen anlamın değişmesi, varoluşla etkileşimin sorgulanması, kişinin kendi potansiyelini merak edip deşmesi gibi süreçler olmadan gelişim gerçekleşmez. ana konu bu. gerisi bunların gerçekleşmesini sağlayacak yan faktörler.
kişi, kendini geliştirebildiği kadarıyla var olacak. bu halimden daha iyisi olabileceksem niye böyle kalayım.......